Yıl 1919. Yorgun, parçalanmış bir imparatorluğun küllerinden, Anadolu’nun bağrından yükselen bir ışık… Samsun kıyılarına yanaşan bir vapur, içinden umutla bakan bir lider: Mustafa Kemal Atatürk.
O gün yalnızca bir askerin karaya çıkışı değildi.
O gün, esareti reddeden bir milletin “Yeter artık!” deyişiydi.
O gün, geleceğini gençliğe emanet eden bir yüreğin, kararlılığın ve inancın simgesiydi.
Biz gençler olarak, ATAMIZIN bizim için mücadele ettiği, fedakarlık ettiği ve bizlere emanet ettiği güzel vatanımız için yılmadan, usanmadan çalışmaya devam edeceğiz. Bayrağımız sonsuza kadar göklerde dalgalanacak. Elbette hepsi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları sayesinde. Onların hakkını hiçbir zaman ödeyemeyiz.
Bayramımız kutlu olsun!


O gün yalnızca bir askerin karaya çıkışı değildi.
O gün, esareti reddeden bir milletin “Yeter artık!” deyişiydi.
O gün, geleceğini gençliğe emanet eden bir yüreğin, kararlılığın ve inancın simgesiydi.
Biz gençler olarak, ATAMIZIN bizim için mücadele ettiği, fedakarlık ettiği ve bizlere emanet ettiği güzel vatanımız için yılmadan, usanmadan çalışmaya devam edeceğiz. Bayrağımız sonsuza kadar göklerde dalgalanacak. Elbette hepsi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları sayesinde. Onların hakkını hiçbir zaman ödeyemeyiz.
Bayramımız kutlu olsun!


